FM ve AM Modülasyonu
FM yani Frekans Modülasyonu ve AM yani genlik modülasyonu, sinyallerin ya da bilgilerin uzak mesafelere kablosuz olarak elektromanyetik dalgalar aracılığı ile gönderilmesine olanak sağlayan iki çeşit transfer tekniğidir. Modüle edilmiş bilgi sinyalleri yüksek bant bölgesinde(Yüksek frekanslı) bulunmasından bu sinyalleri iletmek için gereken antenler daha küçük boyutludur. c = λ.f (c: ışık hızı, f: sinyal frekansı, lamda ise dalga boyunu belirtir) formülü hatırlanırsa, sinyal frekansının artmasıyla dalga boyunun azalacağı açıktır. Örneğin 3 KHz frekanslı bir ton sinyali iletebilmek için gereken 1/10 dalga boyu antenin uzunluğu 1/10 * (3.108/ 3000) = 10000 metre olmalıdır. Bunlara ek olarak, modülasyon türüne bağlı olarak çeşitli çevresel gürültü ve bozucu etkinin iletilen sinyali etkilemesinin de önüne geçilebilir. İşte bu yüzden sinyaller gönderilmeden önce modülasyona tabi tutulur.
FM ve AM teknikleri, elektromanyetik dalga tayfındaki tüm elektromanyetik dalgalar için uygulanabilir. Genelde FM ve AM denildiğinde televizyon ya da radyo akla geliyor. Çünkü bilgi transferinde kullandığımız 10^3 metre dalga boyundaki radyo dalgaları bu modülasyona en çok tabi tutulan dalgalardır.
Burada genellikle en çok karıştırılan şey elektromanyetik dalganın frekansları ile taşıyıcı dalga frekansları oluyor. Elektromanyetik dalgaların özelliklerini belirleyen frekans ve dalga boyu gibi parametler ile dalga modülasyonunda kullanılan parametreler birbirinden tamamen farklıdır. Modülasyon işleminde kullanılan frekans terimi, dalga kaynağının açılıp kapatılması ya da kaynağın şiddetinin artırılıp azaltılması ile ilgilidir. Yani elektromanyetik tayfın herhangi bir bölgesinde bulunan bu dalganın dalga boyu ve frekansı ile ilgili terimler değildir.
FM ve AM modülasyonunda iki çeşit dalga vardır. Birincisi, yüksek frekansa sahip taşıyıcı dalgadır ki Megahertz ler büyüklüğündedir. İkincisi ise, taşınan dalga yani bilgi sinyalidir. Bilgi sinyalinin frekansı zamanla değişebilir. Fakat yüksek frekansa sahip taşıyıcı dalganın frekansı sabittir. Taşıyıcı dalganın frekansının yüksek olaması, başta da değimiz gibi iletilmek istenen bilginin daha pürüzsüz ve daha uzak mesafelere iletilmesine olanak tanır aynı zamanda alıcı anten boyunun küçülmesini sağlar. AM ile FM yayın arasındaki en önemli fark buradan kaynaklanıyor aslında. Şöyle ki; insan yapımı veya doğal ‘gürültü’lerin çoğunluğu, genlik değişimi sergileyen sinyaller şeklinde olduğundan, AM alıcılarda ‘parazit’ daha ciddi bir sorun oluşturuyor. Yani FM yayın daha kaliteli…
İkinci fark ise, AM yayında sinyalin genliği ile oynandığından, alınan sinyal bazı yerlerinde çok zayıflamış oluyor. Dolayısıyla AM alıcının, sinyaldeki bu zaafları giderme becerisinin olması, yani bunun için gereken ek elektronik bileşenleri içermesi gerekiyor. FM yayında genlik sabit kaldığından, bu sorun yok…